19 Temmuz 2014 Cumartesi

Bahreyn'de Yaşamak

Bahreyn...

Issız bir adaya düşseniz yanınıza alacağınız 3 şey??

Bu sorudaki "ıssız ada" nın vücut bulmuş hali bahreyn. Aslında çok ıssız sayılmaz. Onlarca avm, onlarca gökdelen ve inanılmaz bir lüks ve teknoloji içinde ne kadar ıssız kalabilirseniz o kadar ıssız işte.

İşin aslı benim daha önce ne üniversite ne de farklı debeplerden dolayı türkiyeden ayrılmamış olmam, dil konusunda yaşadığım sıkıntı ve üstüne eklenen işsizlik diğer bir deyişle amaçsızlık benim içimi ıssızlaştırdı sanırım bu caanım memlekette.

Buraya ilk kez geliyorsanız sizi uçaktan indiğiniz an ılık(!) bir hava karşılayacak. Hava alanının içine girene kadar yürüdüğünüz o yoldaki sıcaklık kuvvetle muhtemel uçağın o klimalı ortamından sonra biraz hoş gelecek. Ben yaz aylarını ve sıcağı sevdiğim için aslında buranın iklimiyle ilgili bi sıkıntım yok. Ancak araplar klima olayını abarttıkları için özellikle avm lere giderken yanıma hırka almadan duramıyorum. Evet şu an temmuz ayının ortasındayız avmlerde hala hırkayla geziyorum. Siz de benim gibiyseniz aman diym.

Güzel yemek nerede yenir derseniz?

-öncelikle burada yemek konusunda türkiyedeki gibi bir beklentiye girmeyin. Yani çok lezzetli kebaplar steakler henüz yemedim. Ancak Fast food ağırlıklı farklı tatlar deneyebilirsiniz. Mesela papa jhones'ta yediğim pizzalar italya da dahil olmak üzere şimdiye kadar yediğim en lezzetli pizzalardı. Aynı şekilde fast food için elevation burger evde annenizin patates kızartması tadında kızartmaları ve organik burgerleriyle inanılmazdı. Diğer bir önerimse burada uzun süre kalacak olan okuyuculara gelsin. Ben burada kaldığım süre boyunca en çok börek, gözleme tarzı şeyleri özledim. Bunun içinse tartışmasız en iyi adres sameeh pastries. Burada odun ateşinde cağ kebabı usulü pişen dönerler lavaş ekmekle soslu bir şekilde servis ediliyor. Yerken aldığınız lezzet ise tavuklu gözlemenin çok üzerinde bir lezzet ve fiyatlar da çok makul. Şiddete tavsiye yani.

Eğer bi kahve içelim biraz da tatlı lezzetler deneyelim derseniz vereceğim tek adres le chocolat olacaktır. Burada butik pastalar, farklı çikolata ve dondurmalar tadıp ferah bir mekanda çayınızı içebilirsiniz.

Burada yeme içme de beni en çok yanıltan şey dışarıda içtiğim çay ve türk kahveleri oldu. Cafe ve restoranlarda çay istediğinizde siz söylemeden çaya şeker atıp çyle getiriyorlar, çünkü çayı demlerken şeker atıyorlar hatta şekere çay atıyorlar da diyebiliriz. yani denemeyin güzel kardeşim.

Türk kahvesine gelirsek türk kahvesi de hem köpüksüz hem de hel denilen farklı bir tatla değişik bir aromayla sunuluyor o da farklı tatlar denemeyi sevenlere alternatif olabilir. Ancak ne yalan söyleyeyim beni hiç mi hiç sarmadı.

Alışveriş konusuna gelirsek. Eğer giysi, aksesuar alacaksanız pek çok avm mevcut. City center bu avm lerin içinde en lüks olanı sanırım. İstinye park misali diyebilirim. Mont blanc tan tory burch e pek çok üst sınıf marka mevcut. Market alışverişi içinse biz ilk zamanlar yine city center ın içinde bulunan carrefour u tercih ediyorduk. Ancak tesadüf eseri city center a yakın farklı bi market olan lulu marketi keşfetmemizle artık buraya uğramaz olduk. Lulu market dana mall un içinde ve fiyatları carrefour a göre oldukça uygun. Hem de sebze meyve bakımından oldukça çeşitli bir ürün yelpazesi var. Yani şiddetle tavsiye.

Bunlar dışında bahreyn sevdiğiniz insan yanınızdaysa, biraz ingilizceniz varsa ve sıcağa da biraz dayanıklıysanız kesinlikle ideal bir yer.


Bu arada ıssız adaya düşsem ne alırdım sorusunun cevabı artık benim için vuku buldu. Issız bir adaya düştüm ve yanımda eşim, telefonum ve bilgisayarımla mutlu bir hayat sürüyorum. Sizi de bu güzel adada soruyu gözden geçirip cevabı yasamaya bekliyoruz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder